CGTN, Pekin’de gerçekleştirilen 2025 UNESCO Kız Çocukları ve Kadınların Eğitimi Ödülü töreninin 10. yıl dönümüne dair bir makale yayımladı. Bu yazıda, kadınların gelecekteki nesillerinin, yapay zekanın ön plana çıktığı bu dönemde gerekli bilgi birikimi ve yenilikçi yeteneklerle güçlendirilmesinde bilim eğitiminin önemi vurgulandı.
Globe Newswire / PEKİN (Bursa Kuşu) – Uganda’nın kırsal bölgelerindeki genç kızlar, geçmişte zor bir seçimle karşı karşıya kalıyorlardı. Ya okulu terk edip erken yaşta evlenmek zorunda kalıyorlardı ya da yetersiz hijyen ve güvenlik koşullarında eğitim almaya çalışıyorlardı. Ancak bu durum zamanla değişiyor. Afrika Okullarında Eşitliği Teşvik Etme (PEAS) programı, genç kızların sağlık ve onurunu destekleyen güvenli, cinsiyet duyarlı kampüsler inşa etti. Uganda, Zambiya ve Gana’da her yıl yaklaşık 300.000 öğrenci bu programdan faydalanıyor.
Zambiya’da ise Kadınların Eğitimi Kampanyası (CAMFED), benzer bir başarı hikâyesine sahiptir. Bu girişim, 2001 yılından bu yana kırsal alanlarda 617.000’den fazla genç kadının ortaöğretime erişimini sağlamıştır. Birçok mezun, daha önce kız çocuklarının eğitim hakkından mahrum bırakıldığı köylerde liderlik ve sosyal beceriler kazanarak rol model haline gelmiştir.
Bunlar, Cuma günü Pekin’de kutlanan UNESCO Kız Çocukları ve Kadınların Eğitimi Ödülü’nün 10. yıl dönümünde öne çıkan hikâyelerdir. Bu yıl Kenya ve Lübnan’dan projeler ödüllendirildi.
Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in eşi ve UNESCO’nun kız çocukları ve kadınların eğitiminin ilerletilmesi özel temsilcisi Peng Liyuan ile UNESCO Genel Direktörü Audrey Azoulay, ödülleri bu iki programa takdim etti.
Peng, konuşmasında, yapay zekâ ve hızlı teknolojik değişimlerin hâkim olduğu bir dünyada kadınların bilim eğitimi ile güçlendirilmesi gerektiğini dile getirdi.
“Kadınların bilim eğitimi almasına daha fazla önem vermeliyiz” diyen Peng, kadınların bilgi ve teknoloji becerileriyle donatılması için çağrıda bulundu. Ayrıca, “Kadınların teknolojik devrimi benimsemeleri ve tatmin edici bir yaşam sürmeleri için çaba göstermeliyiz” şeklinde vurgu yaptı.
Kadınların her alanda, özellikle eğitimdeki gelişimini destekleme konusunda Çin’in kaydettiği ilerlemeler, Peng’in bu mesajını güçlendiriyor. Resmi verilere göre, Çin 2024 yılı itibarıyla eğitimdeki cinsiyet farkını kapatmayı başarmıştır: Anaokulu öğrencilerinin yüzde 47,3’ü, dokuz yıllık zorunlu eğitimin yüzde 46,98’i ve lise öğrencilerinin yüzde 49,3’ü kız çocuklarından oluşmaktadır. Yükseköğretimde ise, kayıtlı öğrencilerin yüzde 50,76’sını kadınlar teşkil etmekte ve bu oran 1995’ten bu yana yüzde 14,15 puan artış göstermektedir.
Çin, istatistiklerin ötesinde kız çocuklarının bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarına katılımını artırmak amacıyla çeşitli programlar başlatmıştır. Örneğin, 2018 yılında Çin Kadın Gelişim Vakfı, 12-16 yaş arası kız çocukları için “Geleceği Keşfetmek” programını hayata geçirmiş ve bu yaş grubundaki genç kızlara önde gelen üniversite ve araştırma enstitülerinin laboratuvarlarını tanıtmıştır. Bugüne kadar 8.200’den fazla öğrenci, mühendislikten biyofiziğe kadar farklı bilim alanlarını keşfederek uygulamalı projeler geliştirmiştir.
Törende, Azoulay, UNESCO’ya uzun süreli destekleri ve kadınlar ile kız çocuklarının güçlendirilmesi konusundaki küresel çabaları dolayısıyla Çin’e teşekkür etti.
Çin, 1995 yılında Pekin’de düzenlenen Dördüncü Dünya Kadın Konferansı’ndan bu yana, cinsiyet eşitliğini teşvik etmek için somut adımlar atmaktadır. Devlet Konseyi Enformasyon Bürosu tarafından Cuma günü yayımlanan bir beyaz kitaba göre, Çin, UNESCO Kız Çocukları ve Kadınların Eğitimi Ödülü’nün kurulmasına katkıda bulunmuş, “Anne ve Çocuk Sağlığı” hakkında 100 proje ve “Mutlu Kampüsler” için 100 girişimi desteklemiş, ayrıca kadınlar ve kız çocukları için çok sayıda mesleki eğitim programı başlatmıştır. Bu girişimler, 180’den fazla ülke ve bölgeden 200.000’den fazla kadının eğitimine katkı sağlamıştır.
Peng, “Çin, kadınların bilim eğitimini ilerletmeye her zaman büyük bir önem vermiştir” dedi. “Kadınların bilim eğitimindeki kapasitesini artırmak ve seviyesini yükseltmek için UNESCO ve diğer ilgili taraflarla iş birliğini derinleştirmeyi dört gözle bekliyoruz.”
Yorumlar kapalı.