USD42,11
%0.06
EURO48,52
%0.27
BIST10.970,37
%0.52
GR. ALTIN5.378,47
%-0.25
BTC4.380.404,76
%2.44
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
  1. Haberler
  2. Sağlık
  3. “Mamografi ile Meme Kanserinde Başarı Yüzde 95!”

“Mamografi ile Meme Kanserinde Başarı Yüzde 95!”

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İSTANBUL (Bursa Kuşu) – Kanserin, toplumda genellikle tek bir hastalık olarak algılanmasına rağmen, her organ için farklı seyrettiği ve tedavi başarı oranlarının değişkenlik gösterdiği biliniyor.

Meme kanseri, erken teşhis sayesinde en yüksek tedavi başarı oranına ulaşan kanser türleri arasında yer alıyor. Bu durum, hastalığın seyrini önemli ölçüde olumlu etkiliyor.

Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. Özgür Sarıca, düzenli taramanın kritik önemine dikkat çekerek, “Tümör küçükken teşhis edilen meme kanserinde 100 hastadan 95’i 20 yıldan fazla yaşayabiliyor. Erken tanı, çoğu zaman memenin korunmasına ve kemoterapi gereksiniminin ortadan kalkmasına yardımcı oluyor” şeklinde konuştu. Mamografinin, MR’ın tespit edemediği mikrokalsifikasyonları ortaya çıkarabildiğini vurgulayan Dr. Sarıca, “Bu küçük kireçlenmeler, tümör oluşmadan önce tespit edilebilir. Bu nedenle MR, mamografinin yerini alamaz” ifadelerini kullandı.

Ayrıca, ultrason, mamografi ve MR’ın kombinasyonunun erken teşhis başarısını önemli ölçüde artırdığına da değinen Sarıca, “Ultrason tek başına dört-beş kanserden birini gözden kaçırabilir. Ultrason ve mamografi bir arada kullanıldığında saptama oranı yüzde 80-85’e, MR eklendiğinde ise yüzde 95’e ulaşabilmektedir” dedi.

“YOĞUN MEME DOKUSUNDA TOMOSENTEZ FARK YARATIYOR”

Tarama sıklığının yaş, meme yapısı ve risk faktörlerine göre değiştiğini belirten Sarıca, “Genel olarak 40 yaşından itibaren her kadının yılda bir mamografi yaptırması öneriliyor. Yoğun meme dokusuna sahip olanlar için ise kontrastlı mamografi veya tomosentez tercih edilebilir. Tomosentez, memeyi farklı açılardan üç boyutlu olarak görüntüleyerek, küçük lezyonların bile tespit edilmesini sağlar” dedi.

Sarıca, toplumda yaygın olan bazı yanlış inanışlara da değinerek, “Meme implantı bulunan kadınlar da güvenle mamografi yaptırabilir; implantın patlama riski yoktur. Modern dijital mamografilerdeki radyasyon miktarı oldukça düşüktür” açıklamasında bulundu. Ayrıca, dijital mamografinin klasik yöntemlere göre daha az radyasyon içerdiğini, görüntü kalitesinin yüksek olduğunu ve çekim süresinin daha kısa sürdüğünü ifade etti.

“Mamografi ile Meme Kanserinde Başarı Yüzde 95!”
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

Yorumlar kapalı.

Giriş Yap

Bursa Kuşu ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!