Erzurum’da, 148 yıl önce Osmanlı-Rus Savaşı sırasında yazılan Aziziye Destanı, “Erzurum Tarihine Yürüyor” etkinliği kapsamında coşkulu bir şekilde anıldı.
Gamze İSPİRLİ / ERZURUM (Bursa Kuşu) – Anadolu’nun tarihi savunma noktalarından biri olan Aziziye Tabyaları’nda gerçekleştirilen saygı yürüyüşü, sabah ezanının ardından camilerden yapılan o tarihi çağrıyla başladı.
“Ey Erzurumlular! Düşman Aziziye Tabyalarını bastı. Allah’ını seven, eli silah tutan herkes askerlerimizin yardımına koşsun!” şeklindeki çağrı, bir kez daha Erzurum semalarını inletti.
Ezan ve selalar eşliğinde camilerde toplanan vatandaşlar, sabah namazının ardından Karskapı Şehitliği’ne yürüdü. Burada yapılan duaların ardından, Türk bayraklarıyla donanmış kalabalık, Aziziye Tabyaları’na kadar ilerledi.
Soğuk havaya rağmen, genç, yaşlı, kadın ve çocuk binlerce Erzurumlu; asker, polis ve gazilerle omuz omuza tarihine sahip çıktı.
Etkinlikte Sultan II. Abdülhamid Han’ın fermanı okundu, “Aziziye’de Bir Sabah” adlı tiyatro oyunu sahnelendi ve Nene Hatun temsili canlandırıldı. Kur’an-ı Kerim tilaveti ve İl Müftüsü Yaşar Çapçı’nın duası ile devam eden programda, şiirler okundu, Ecdada Vefa Takdim Ödülleri töreni yapıldı ve mehteran gösterisiyle duygusal anlar yaşandı.

Vali Mustafa Çiftçi, etkinlikte yaptığı konuşmada Aziziye’nin tarih içindeki önemini şu sözlerle ifade etti:
“Tarihimizde ‘93 Harbi’ olarak anılan 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın yaşandığı bu mukaddes mekânda, kahraman ecdadımızın manevi huzurundayız. 8 Kasım’ı 9 Kasım’a bağlayan gece Ruslar, Aziziye Tabyaları’na baskın düzenlemiş ve iki tabyayı ele geçirmişlerdi. Ancak Yarbay Bahri Bey, yaralı olmasına rağmen sabaha kadar büyük bir cesaretle direnmiş ve Erzurum’un teslim olmadığını tüm dünyaya göstermiştir.

Bu gelişmeyi duyan Gazi Ahmet Muhtar Paşa, Mecidiye Tabyaları’na geçerek savunma planları yapmış ve o saatlerde Ayaspaşa Camii’nin müezzini Abdullah Efendi’nin sesi tüm Erzurum’da yankılanmıştır. Bu nida ile birlikte, Erzurum’un yiğit insanları, kadın-erkek, genç-yaşlı demeden vatan savunmasına koşmuştur. Kadınlar, ellerine balta, nacak, sopa ne buldularsa alarak; erkekler ise kılıç, tüfek ve cesaretleriyle düşmanın karşısına dikilmiştir.
İşte Aziziye Destanı, böyle önemli bir hikayeye sahiptir. Bu ruh, milletimizin varoluş iradesinin, vatan sevgisinin ve bağımsızlık tutkusunun en güçlü sembollerindendir. Erzurum’un kahramanlıkla şekillenmiş tarihi, gelecek nesiller için bir ışık olmaya devam edecektir.”

Yorumlar kapalı.