Çocuk ve Genç Psikiyatristi Uzm. Dr. Merve Cura, yaz aylarında çocukların ekranlarla olan ilişkileri hakkında ailelere önemli uyarılarda bulunarak rehberlik edecek öneriler paylaştı.
İSTANBUL (Bursa Kuşu) – Tatil dönemi, çocukların sadece okul stresinden uzaklaştığı bir zaman dilimi değil, aynı zamanda sinir sistemi ve ruhsal dengeyi yeniden düzenlemek için de önemli bir fırsat sunuyor. Ancak, ekranlar bu doğal iyileşme sürecini olumsuz yönde etkileyebiliyor.
Uzm. Dr. Cura, tatil döneminin çocukların okul, ödev ve performans yükünden uzaklaştığı kritik zamanlar olduğunu vurgulayarak, “Bu dönemler iyi değerlendirildiğinde, çocuklar doğayla, bedenleriyle ve sosyal ilişkileriyle kendilerini güçlendirme imkanı bulabilir. Ekranlar ise bu doğal ritmi, dışsal bir dopamin bombardımanıyla bastırma riski taşımaktadır” şeklinde konuştu.
DİJİTAL DETOKSUN GEREKLİLİĞİ
Günümüzde ekranların, çocukların sıkıntı ya da zorlayıcı duygularla başa çıkamadığı anlarda hızlı bir çıkış yolu sunduğunu belirten Uzm. Dr. Cura, dijital detoksun önemine dikkat çekti.
Uzm. Dr. Cura, “Can sıkıntısı, gerçek oyun ve hayalin doğduğu alanı temsil eder. Dijital detoks, çocuğa ‘boş kalabilme, bir şey yapmadan durabilme ve kendini sakinleştirip eğlendirebilme yetisini’ yeniden kazandırmaya yönelik bir çabadır. Tatilde ekranı kapatmak, çocuğun sadece dikkatini değil, sinir sistemi aracılığıyla biyolojik ve ruhsal dengesini de onarmasına yardımcı olur” dedi.
Bu sürecin, çocuklara yetişkinlik dönemlerinde de kullanabilecekleri alternatif yöntemler kazandırma fırsatı sunduğunu ifade eden Cura, ekranı tamamen yasaklamak yerine doğa, oyun, ilişkiler ve ritüellerin teşvik edilmesi gerektiğini belirtti.
EKRAN BAĞIMLILIĞININ RİSKLERİ
Ekran kullanımının çocuklar için yalnızca bir eğlence aracı olmadığını vurgulayan Uzm. Dr. Cura, zamanla ekranın çocukların duygusal düzenleme aracı haline gelebileceğini belirtti. “Bu durumda artık ‘çok mu izliyor?’ yerine ‘neden bu ortamda huzur buluyor?’ sorusunu sormak daha doğru olacaktır” dedi.
Ekranla kurulan ilişkide bazı davranışların risk işareti oluşturabileceğine dikkat çeken Uzm. Dr. Cura, ekranı sadece sınırlamanın yeterli olmayacağını kaydetti.
“Ekranı aldığınızda yerine ne koyduğunuz çok önemlidir” diyen Uzm. Dr. Cura, “Sessizlik, doğa, oyun, hikâye ve ritüel gibi ilişkisel ve bedensel etkileşimler, çocuğun dış dünyaya yeniden bağlanmasına yardımcı olur. Eğer ekran, çocuğun duygusal dünyasında bir destek mekanizmasına dönüşmüşse, ani bir yasak yerine bu boşluğun sağlıklı yollarla nasıl doldurulabileceğini düşünmek gerekir. Ekran, çocuğun ruhsal olarak çökmesini ve aile içindeki krizleri engelleyen bir ‘psikolojik koltuk değneği’ haline gelmişse, o ekranı hemen kaldırmak yerine çocuğun yeniden bağımsız bir şekilde hareket edebilmesi için gerekli içsel zemini oluşturmak önemlidir” ifadesini kullandı.
Yorumlar kapalı.