BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, küresel ekonomik dalgalanmaların ve enflasyonla mücadele sürecinin reel sektörde yarattığı baskılara dikkat çekti. Burkay, “Üretimden ve ihracattan vazgeçme lüksümüz yok, fakat bu zorlu mücadeleyi sürdürebilmemiz için güçlü desteklere ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.
BTSO, Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ı Bursa iş dünyası ile buluşturdu. Toplantının açılışında konuşan Burkay, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası olarak iş dünyasının sorunlarını, taleplerini ve önerilerini en doğru platformda paylaşmaya devam ettiklerini, Bursa’nın ve Türkiye’nin ekonomik istikrarına katkı sunacak politikaları desteklemeyi amaçladıklarını belirtti.
İbrahim Burkay, enflasyonla mücadelede uygulanan sıkı para politikalarının fiyat istikrarı açısından olumlu sonuçlar doğurduğunu; ancak üretim ve ticaret için kritik önemdeki finansman şartlarının zorlaştığını ifade etti. Ekonominin belkemiği olan KOBİ’lerin finansmana erişimde zorluk yaşadığını vurgulayan Burkay, “İhracatçılarımız döviz gelirlerinin bir kısmını TL’ye çevirip ardından ham madde almak için tekrar döviz almak zorunda kalıyor. Bu döngü, kur farkından doğan kayıplara neden oluyor. İhracat pazarlarımız yılların emeğiyle kazanıldı. Bugün birçok firmamız pazar kaybetmemek için kârından fedakârlık ediyor” dedi.
Burkay, “Üretimden ve ihracattan vazgeçme lüksümüz yok. Ancak bu mücadeleyi rakiplerimizle eşit şartlarda sürdürmek istiyoruz” diyerek, kredilerin üretim odaklı firmalara açılması ve finansman maliyetlerinin öngörülebilir şekilde düşürülmesinin ertelenemez bir ihtiyaç olduğunu vurguladı. “Faiz oranları yüksek seyrettiği sürece özkaynak yetersizliği büyüyor, borç stoku artıyor. Bu şartlar altında şirketlerimizin dayanıklılığı azalıyor. Bu yükü firmalarımızın tek başına taşıması mümkün değil. Burada devletimizin, Merkez Bankamızın ve finans kurumlarının desteği hayati önem taşıyor” şeklinde konuştu.
BTSO Yönetim Kurulu Başkanı, Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine başlamasının iş dünyası açısından olumlu bir gelişme olduğunu belirtti. İş dünyasının en büyük beklentisinin piyasanın geleceğini daha net görebilmek olduğunu ifade eden Burkay, “Merkez Bankası’ndan önümüzdeki dönemde ne kadarlık reel pozitif faiz uygulanacağına dair daha açık bir yönlendirme bekliyoruz” dedi. Ayrıca, politika faizi ile enflasyon arasındaki makasın giderek açıldığını ve reel sektörün karşılaştığı finansman maliyetlerinin politika faizinin çok üzerinde seyrettiğini kaydetti. Burkay, “Reel faizin bu kadar yüksek olmaması gerekiyor. Bunun yolu politika faizlerinde güçlü bir indirime gitmekten geçiyor. Bu nedenle eylül ayında 10 puanlık bir faiz indirimi bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
İbrahim Burkay, TL ticari kredilerde aylık yüzde 1,5, KOBİ kredilerinde ise yüzde 2,5 oranında uygulanan büyüme sınırlarının işletmelerin finansmana erişimini kısıtladığını belirtti. Sınırların yükseltilmesinin kredi akışını artırarak üretim ve yatırım iştahını destekleyeceğine dikkat çekti. Ayrıca, döviz-enflasyon-faiz üçgeninde sağlıklı bir denge kurulmasının fiyat istikrarını güçlendireceğini ve üretim ile yatırım ortamını daha öngörülebilir hale getireceğini ifade etti.
Burkay, KOBİ’ler için en az 30-35 milyar liralık yeni bir ‘nefes’ kredisi talebinin bulunduğunu hatırlatarak, Temmuz ayında uygulamaya alınan 30 milyar TL’lik Nefes Kredisi’nin iş dünyası için “can simidi” olduğunu vurguladı. Yeni destek paketlerinin kaçınılmaz olduğuna dikkat çeken Burkay, “KOBİ’lerimizin üretim ve istihdamını sürdürebilmesi için oluşturulacak yeni kaynağın hızla kullanımına sunulması büyük önem taşıyor” dedi.
İhracatçıların döviz gelirlerini TL’ye çevirdikten sonra yeniden döviz almak zorunda kalmasının kur farkından kaynaklı kayıplara yol açtığını belirten Burkay, “Firmalarımız pazar kaybetmemek için kârından fedakârlık ediyor” dedi. Bu noktada döviz dönüşüm desteğinin devam etmesi, reeskont kredilerinde günlük limitin 5 milyar TL’ye çıkarılması ve bu kredilerin maliyetlerinin düşürülmesinin öncelikli talepler arasında olduğunu ifade etti.
BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, maliyet bazlı rekabet anlayışının yerini markalaşma, tasarım ve yenilikçiliğe bırakmakta olduğunu belirtti. Bu dönüşümün sürdürülebilmesi için güçlü bir finansal zemin ihtiyacının altını çizdi.
Bursa Valisi Erol Ayyıldız, küresel ölçekte yaşanan zorlu süreçten kurtulmanın yolunun içe kapanmaktan değil, krizi fırsata çevirerek yeni bir hamle dönemine girmekten geçtiğine inandığını ifade etti. Bursa iş dünyasının Türkiye’nin sanayi ve ticaretinde öncü olduğunu belirten Vali Ayyıldız, “Firmalarımızın bu gayretini, ülkemizi yeni hedeflere taşıyan en önemli güç kaynağı olarak görüyoruz” dedi. Vali Ayyıldız, “Bugün hep birlikte daha güçlü, daha üretken ve daha rekabetçi bir devlet olarak çalışmalıyız” şeklinde konuştu.
BTSO Ana Hizmet Binası’nda düzenlenen toplantıya; Bursa Milletvekilleri Refik Özen ve Osman Mesten, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, BTSO Meclis Başkanı Ali Uğur, Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Yenişehir Belediye Başkanı Ercan Özel, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, iş dünyası kuruluşlarının temsilcileri, BTSO yönetim kurulu ve meclis divanı üyeleri, BTSO meclis ve komite üyeleri ile sektör temsilcileri katıldı.
Yorumlar kapalı.