Türk organik sektörü, 1980 sonrası Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nden gelen taleplerle büyüyerek, ihracatta 1 milyar doları aşarken, 2 milyar dolarlık hedefe kararlılıkla ilerliyor. Bu kez rotasını Asya’ya çeviren sektör, yeni fırsatlar peşinde.
İZMİR (Bursa Kuşu) – Son yıllarda organik sektöründe büyük bir gelişim kaydeden Çin Halk Cumhuriyeti ile Türk organik sektörü, iş birliklerini artırmayı ve Asya ile Batı ülkeleri arasında bir köprü oluşturmayı hedefliyor.
Çin’in organik tarım sektöründeki güçlü büyümeye dikkat çeken Ege İhracatçı Birlikleri Sürdürülebilirlik ve Organik Ürünler Koordinatörü, Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, 2024 yılına ait Çin Organik Ürün Sertifikasyonu ve Organik Sanayi Gelişimi Raporu verilerine göre Çin’de organik ürün etiketlerinin sayısının ilk kez 5 milyarı aştığını ifade etti. Işık, ayrıca organik ürün satışlarının 15 milyar dolara ulaştığını ve bu pazardan pay almak istediklerini belirtti.
Çin’de organik sektörünün 2018 yılına kıyasla 1,6 katlık bir artış gösterdiğini vurgulayan Işık, “2018–2024 döneminde organik ürün satışlarının yıllık ortalama büyüme oranı yüzde 9,3 olarak gerçekleşti. Bu gelişmeler, Çin’i dünyanın üçüncü büyük organik pazarı konumuna taşıdı. Çin ile organik sektörde daha güçlü bağlar kurmak amacıyla, 2nd IFOAM Organic Industry & Organic Product Market Development Conference etkinliğine ‘Expanding Sino-Turkish Organic Food Trade’ başlıklı sunumla katılma daveti aldık. Bu temasların sonuçlarını önümüzdeki dönemde göreceğimize inanıyoruz.” şeklinde konuştu.
Çin’de organik tarımın 3,42 milyon hektar alana ulaştığını ve Asya’da Hindistan’dan sonra ikinci sırada yer aldığını belirten Başkan Işık, devamında şunları söyledi: “Çin, hem iç pazarın büyümesi hem de uluslararası iş birlikleri ile organik ürünlerin üretimi ve ticaretinde stratejik bir merkez haline geldi. Konferans, organik sektöründe küresel iş birliğini güçlendirmek, ticarette sürdürülebilirliği desteklemek ve yeni pazarlara erişim konusunda ortak stratejiler geliştirmek amacı taşıyor. Konferansın ana teması ‘Organik Ticareti Genişletmek: Fırsatlar, Yenilik ve Küresel Ortaklıklar’ olarak belirlendi. Çin, organik tarımı yalnızca ekonomik bir faaliyet olarak değil, ülkeler arasında bilgi, güven ve iş birliği köprüleri kuran bir sistem olarak değerlendiriyor. ‘Bir Kuşak, Bir Yol’ girişimi ile organik tarımın değerleri örtüşüyor. Organik sektörün büyümesinde genç girişimciler, teknoloji ve inovasyonun rolü büyük. Türkiye, Asya ve Avrupa arasında köprü kuracak, yeni ticari modeller geliştirecek bir konumda.”
Konferans boyunca organik ticaretin büyümesi, karşılıklı sertifikasyon tanınırlığı, sürdürülebilir üretim modelleri, e-ticaretin rolü, tüketici bilinci ve izlenebilirlik sistemlerinin güçlendirilmesi gibi konular masaya yatırıldı. Üç gün süren etkinlikte, farklı ülkelerden gelen temsilciler organik pazarların mevcut durumu hakkında bilgi alışverişinde bulundu ve yeni ortaklıklar için görüşmeler gerçekleştirdi.
EİB tarafından gerçekleştirilen “Expanding Sino-Turkish Organic Food Trade” başlıklı sunumda, Türkiye ile Çin arasında organik gıda ticaretinin sürdürülebilir kalkınma modeli çerçevesinde geliştirilmesi gerektiği vurgulandı. Türkiye’nin güçlü tarım ve sanayi altyapısı, AB eşdeğer organik sertifikasyon sistemi ve “Bir Kuşak, Bir Yol” girişimi kapsamında stratejik konumunun, iki ülke arasındaki iş birliği için önemli fırsatlar sunduğu belirtildi.
Ege İhracatçı Birlikleri’nin uluslararası fuar katılımları, tanıtım projeleri, sürdürülebilirlik girişimleri ve küresel kuruluşlarla yürüttüğü ortak çalışmalar sayesinde Türk organik ürünlerinin dünya pazarındaki görünürlüğü artmıştır. Türkiye’nin 200’ün üzerinde organik ürün ile 36 bin üreticiye ve 1,3 milyon ton üretime ulaştığı hatırlatılarak, Çin ile karşılıklı sertifikasyon tanıma mekanizmalarının geliştirilmesi, e-ticaret kanallarının ve B2B iş birliklerinin artırılması önerilmektedir.

Yorumlar kapalı.